25 Ocak 2014 Cumartesi

Yeni Bir Gay Temalı Dizi Başlıyor: LOOKING

Daha önce Queer as Folk, The L Word gibi eşcinsel temalı dizileri yayınlamış olan cesur kanal HBO, yeni dizisini yayınladı: LOOKING.


Queer as Folk benim en sevdiğim eşcinsel temalı dizi. Askerliğimi asteğmen olarak yaptığım Malatya'daki sıkıcı hayatımı renklendirmeyi başarmıştı. Queer as Folk'ta Brian'ın götürdüğü çocukları izledik bol bol. Eşcinsellikle ilgili konular da işlendi ayrımcılık, nefret suçları gibi ama dizinin temelinde seks, eğlence ve gullüm vardı.


 Genelde dizileri ve filmleri izlediğimizde gay olmanın biraz abartıldığından şikayet ederiz. Yani eşcinsellerin çalışma hayatları ve gündelik yaşamlarından ziyade geyler arasındaki muhabbetlere ve seks maceralarına seyirci oluruz. Looking ise bize biraz daha farklı bir eşcinsel yaşamı çiziyor. Dizideki karakterleri gay barlardan çok iş yerlerinde, metroda, alışveriş yaparken yani gündelik hayatın içerisinde görüyoruz.

 Dizide San Francisco'da yaşayan üç arkadaşın günümüz dünyasındaki aşklarını, iş yaşamlarını, hayal kırıklıklarını izleyeceğiz.

Patrick (Jonathan Groff) karakteri 29 yaşında bir bilgisayar oyunları tasarımcısıdır ve eski sevgilisinin nişanlanmasıyla yediği darbeyle kendine gelir ve aramıza katılır.

 Agustín (Frankie J. Alvarez) ise sanatçı olmakta kararlı 31 yaşında adamdır. Sevgilisi ile artık monogami yaşamının vakti gelmiştir ama bu domestik yaşama alışabilecek midir?

 Arkadaş grubunun en yaşlısı Dom (Murray Bartlett) ise 39 yaşında ve uzun zamandır garsonluk yapmaktadır. Orta yaşa merdiven dayamış ancak hala romantik ilişkiler peşinde koşmakta, iş yaşamında yükselme ve değişiklik yapmakla ilgili hayaller kurmaktadır.

 Bu üç karakterden başka Kevin (Russell Tovey), Lynn (Scott Bakula), Richie (Raul Castillo), Doris (Lauren Weedman), Frank (O.T. Fagbenle) ve Owen (Andrew Law) da dizide yer alıyor. Uzun zamandır gey temalı bir dizi izlememiştim. Sanırım ilk bölümden müdavimi oldum. Şimdiden iyi seyirler!

Dizinin web sitesi: http://www.hbo.com/looking#/
IMDB: LOOKING

24 Ocak 2014 Cuma

GAY KARDEŞLER

Tek erkek kardeşinin GAY olduğunu öğrensen n'apardın?

"Kardeşin de mi GAY?" dediğini duyar gibiyim. Evet... gay bir kardeşe sahibim! Biliyorum hikayeyi merak ediyorsun ama önce biraz kardeşimden ve aramızdaki ilişkiden söz edeyim.

Kardeş denen kavramla tanışmam 5 yaşımda oldu. Aslında benim kardeş sandığım kavram abi (ağabey) imiş ama bunu öğrendiğimde iş işten geçmişti. Çocukluğumda oturduğumuz apartmanda benim yaşımda bir kaç çocuk vardı ve hepsinin kardeşi vardı. Ama bu kardeşler sandığınız gibi küçük kardeş değil, abi ve ablalardı. Hiç unutmam NUSRET isimli benden 5-6 yaş büyük bir çocuk vardı ve en büyük zevki gördüğü yerde beni pataklamaktı. Diğer çocuklar da vardı ama onların kardeşleri olduğu için koruma altındaydılar. Ben ise saldırgan olmayan, nazik ve sevecen tavrımla tam onun istediği avdım. Bir süre sonra Nusret'in uyguladığı şiddet artık dayanılmaz oldu ve beni koruyacak bir kardeş için anne ve babama baskıda bulunmaya başladım. "Herkesin kardeşi vaaaaar. Benim neden yoooook!" diye gözyaşları içinde her gün ağladığımı dün gibi hatırlardım. İşte tüm karmaşa burada başlıyor. Ben kardeş isterken benden en az 5 yaş büyük bir abi istiyordum. Çünkü abi ve abla kavramları benim için kardeş kavramıyla birdi. Nasıl bir yerde yaşıyorsam çocuklara "bu kim?" dediğimde abim yerine "kardeşim" diyorlardı ve benim için kardeş demek abi demekti. Sevgili anne ve babam gözyaşlarıma dayanamadıklarından mıdır bilinmez bana bir yıl içinde bir kardeş yaptılar. Kardeşim annemim karnında büyürken nasıl heyecanlıydım anlatamam. Bir gün geldi ve beklenen doğum gerçekleşti ama uzun bekleyişimin sonucu tam bir hayal kırıklığıydı. Ben Nusret'in kemiklerini kıracak ızbandut gibi bir abi beklerken yatağımda yatan minicik bir bebek vardı. Hezimete uğramış, Nusret'e karşı savaşı resmen kaybetmiştim.

Yıllar içinde kardeşimle karmaşık bir ilişkim oldu. Benden 6 yaş küçük olmasına karşın benimle aynı yaştaymış gibi davranırdı. Kendi yaşındakilerle arkadaş olmak yerine benim arkadaşlarımla zaman geçirmek için elinden geleni yapardı. Düşünsenize 10 yaşındasınız ve arkadaşlarınızla bir yere gitmek istiyorsunuz ama evde "ben de geliceeeeemmmmm" diye ağlayan 4 yaşında bir velet var. İşin kötüsü geçirdiği ateşli bir hastalıktan dolayı her zaman kardeşime aşırı korumacı davranan annem yüzünden benimle görüşmek isteyen herkese 4 yaşındaki kardeşim de BONUS olarak veriliyordu.

KUZEY GÜNEY dizisindeki karakterler kardeşimle ilişkimizi anımsatmıştı bana. Ben salaş, dağınık, hayalperest, savurgan, hırsları olmayan biri iken kardeşim düzenli, titiz, cimri, zeki ve çalışkandı. Hangimiz Kuzey, hangimiz Güney takdir sizin!

Gelelim kardeşimin gay olduğunu nasıl anladığıma! Kardeşim üniversiteyi kazanıp İstanbul'a geldi. KUZEY GÜNEY misali birimiz Asya diğerimiz Avrupa yakasında yaşamaya başladık. Birbirimizin hayatının çok içinde değildik ve bu durum benim gay hayatını rahatlıkla yaşamamda bir sıkıntı yaratmıyordu. Zaman zaman hafta sonları bana geldiğinde konu eşcinselliğe geliyor, fazla aktivist ve hoşgörülü konuşuyordur. Eşcinsel olduğumu anladığından benim itiraf etmem için böyle davrandığını düşünüyordum. Hatta kardeşime eşcinsel olduğumu açıklamak istiyordum ama bir türlü emin olamıyordum.

Kışın sonlarına doğru bir gün evde inanılmaz canım sıkıldı. Televizyona sarayım dedim, izleyecek bir şey bulamadım. Film izleyim dedim, elimdeki filmlere içim ısınmadı. Offfff poffffff derken üye olduğum bir gay arkadaşlık sitesinde kimler online diye bakmaya başladım. Bu sıska, bu şişman, aman bu sarışın, aman bu çok kaslı diye vakit geçirirken kardeşimin oturduğu semtten biri çıktı. Aaaa... kimmiş bu, derken bir de ne göreyim: kardeşimin fotoğrafı! Bende nasıl bir inkar varsa hala kardeşimin gay olduğundan şüphe etmedim. Çünkü sitedeki fotoğraf ile Facebook'taki fotoğraf birbirinin aynısıydı. Pek tabi ki biri sahte profil açmış olabilirdi ki bu o dönemde çok karşılaşılan bir durumdu. Neyse meraklı meraklı fotoğrafa tıkladım ve profile girdim. Burada bir kaç fotoğraf daha vardı. İtiraf etmek gerekirse çıplak fotoğraf olmamasına şimdi düşündüğümde seviniyorum. Düşünsene kardeşinin aleti sana CE EEEEE diyor. Iyyyyyy!!! Her neyse profildeki diğer fotoğraflar da Facebook'tan alınmıştı. Ben tüm saflığımla hala kardeşimin gay olduğunu düşünmüyordum. Profilini detaylıca okumaya başladım. Boy doğruydu, kilo da... Ama zaten bütün bunlar tahmin edilebilirdi. Vücut kılı kısmında ÇOK KILLI yazıyordu ki kardeşimi çıplak görmemiş birinin bunu bilmesi imkansızdı! İşte o an başımdan aşağı kaynar sular döküldü ve ne yaptığımı bilmeden kardeşimi aradım. Normalde saat 21:00'den sonra kimseyi aramam ama saat 23:30 suları olmasına karşın telefondaydım. Kardeşim biraz şaşkın bir şekilde telefonu açtı. Selam kelam derken kardeşimi hafta sonu için bana davet ettim. Ama içim içimi yiyordu. Doğru ama acaba gerçekten diye. Ben hemen panik yapıp kendi hesabımı kapattım gay sitesinden. Sonra başka bir hesap açıp kardeşim olduğunu düşündüğüm hesaba mesaj atmaya karar verdim ama o hesap da kapanmıştı. Cumartesi oldu, kardeşim geldi ve birbirimize itirafta bulunduk. Uzun uzun konuştuk gay yaşamımızı. Ben kendimi suçlu hissettiği söyledim kardeşime beni rol model alıp gay oldu diye. "SALAK!!!" diye bir nida geldi kardeşimden kahkahakar arasından. İlk aşık olduğu erkek ilkokul 1. sınıftaki bir arkadaşıymış. Kendimi suçlamayı bıraktım ve gay bir kardeşe sahip olmanın keyfini çıkardım.

Eşcinsel olmama rağmen kardeşimin gay olduğunu öğrendiğimde üzüldüm. Homofobik olduğumdan değildi üzüntüm. Bu ülkede kadın olmak bile hala zor iken eşcinsel bir yaşam söz konusu değil. Çalışma hayatındaki zorluklar, yasal engeller, ayrımcılık... tüm bunları yaşayan biri olarak kardeşimin de aynı dikenli yoldan yürümesini istemezdim.

Aradan yıllar geçti... Ailemiz büyüdü. Kardeşimin uzun zamandır bir ilişkisi var. DAMAT diyorum ben ona. Aslında ENİŞTE de diyebilirim :) Umarım hep mutlu ve neşeli bir ilişkileri olsun.


Sonuç olarak her şeye rağmen kardeşimi çok seviyorum! Muhtemelen kardeşimle tek ortak yönümüz ikimizin de GAY olması ve belki de bizi yakınlaştıran şey bu!

3 Ocak 2014 Cuma

LAMBDAİSTANBUL'DAN GECİKMELİ OPERASYON: YOLSUZLUK PARTİSİ

Lambdaİstanbul 10 Ocak'ta 
harika bir partiye ev sahipliği yapıyor:
YOLSUZLUK PARTİSİ!!!

Yolsuzluk Partisi aslında 27 Aralık'ta düzenlenecekti ancak Taksim'deki eylemlerden dolayı iptal edilmişti. Gecikmeli de olsa harika bir parti bizleri bekliyor.

Parti Eski Beyrut'un üst katında bulunan Tivoli Event Hall'da düzenleniyor. Sanırım yılın ilk Lambda partisinde çok eğleneceğiz. En azından Cuma akşamı evde oturmaktansa bir bira için uğramaya değer! Ha bu arada giriş ücreti 10₺. Şimdiden iyi eğlenceler!

Nizamdan bana fayda yok, yoldan çıkmak istiyorum diyenler
Yoldan bir çıktım,pir çıktım, daha da çıkarım diyenler
Köprüden önce son çıkışta, 10 Ocak Cuma gecesinde
Tek gecelik bu özel workshop partide
Yoldan, akıldan, ustan,
Ardan,namustan çıkmanın tüm incelikleri
Hangi yolun yolcusu oldukları beş yüz metre öteden belli
Lambdaistanbul eğitmenleriyle hizmete sunuluyor
2014'ün bu ilk Lambda partisinde
Bavullarda saklanan
Sınır ötelerine taşınan
Hatta ayakkabı kutularından taşan
Milyarlarca şarkılık
Elektropop, deep house, oldies, Türkçe pop playlistleri
Açığa saçılıyor
Ortalık karışıyor

Tivoli Event Hall
Şehit Muhtar Mahallesi, İmam Adnan Sokak No:8/3, Beyoğlu
HARİTA